13 Mart 2009

ODTÜ'DE TÜBİTAK'A PROTESTO: "D"EVRİM OLDU EVRİM



Sevgili yurdumuzdan skandallar hiç eksik olmuyor. Güzel ülkemizde bir hafta hatta bir gün geçmiyor ki, bilim ayaklar altına alınmasın. Gündemimiz ışık hızıyla değişiyor. Her gün yeni bir skandala, flaş gelişmeye uyanıyoruz.
Geçen haftamız ise TÜBİTAK ile geçti. 200 yaşına ulaşan Darwin'i kapağına taşımak isteyen Bilim ve Teknik Dergisi sansüre uğradı. Toplumun çeşitli kesimlerinden farklı tepkiler yükseldi bu olayla ilgili. Basında da farklı başlıklar atıldı, farklı yazılar yazıldı. İktidara yakın yayın organları da sansürün esasında olmadığına dair kanıtlar ortaya atmaya çalıştı.
En yaratıcı tepkilerden biri ise ODTÜ'den geldi. ODTÜ, Türkiye'de üniversiteler arasında her zaman özel bir yeri olan bir kurum. Geçmişten günümüze muhalif seslerin en gür çıktığı üniversitemizdir ODTÜ. ODTÜ'nün stadyumunda "DEVRİM" yazısının hikayesini de daha önce Sol'duyum'da paylaşmıştım. Bugün bu stadyum ve Devrim yazısı TÜBİTAK yönetimini protestoya sahne oldu.

ODTÜ öğretim elemanları üyeleri ve öğrenciler, Bilim ve Teknik Dergisi’nin kapağının değiştirilmesine tepki olarak ODTÜ Stadyumu’ndaki "devrim" yazısının "d" harfini kapatıp "evrim" yazısı oluşturdu. Öğretim elemanları ve öğrenciler, stadyumun tribünlerinin "d" harfi bulunan kısmında toplanarak, alkışlarla protestoda bulundular. "D" harfinin öğretim elemanları ve öğrencilerce kapatılmasıyla tribünlerde "evrim" yazısı ortaya çıktı. ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği Başkanı Prof. Dr. Melih Ersoy yaptığı açıklamada, UNESCO tarafından "Darwin yılı" olarak ilan edilen 2009 yılında, TÜBİTAK Bilim Teknik Dergisi’nin Mart sayısı için hazırlanan kapağının değiştirilmesinin, bilim ve bilimsel araştırmaları yaygınlaştırmak ve benimsetmekle sorumlu bir kurum için son derece kaygı verici ve kabul edilemez bir tutum olduğunu söyledi. "Darwin’in Evrim Kuramı’na karşı takınılan tavrın, ülkenin sürüklenmeye çalışıldığı noktayı göstermesi açısından önemli olduğunu iddia eden Ersoy, "Bu olay, tamamen dogmatik ve bilim karşıtı bir dünya görüşünün TÜBİTAK yönetimine egemen olmaya başladığını kanıtlamıştır. Bilimsel kuramların halka duyurulmasına bile tahammül gösteremeyen bu zihniyeti şiddetle kınıyor ve bu müdahalenin sorumluları olan Ömer Cebeci ve Nükhet Yetiş’in istifalarını talep ediyoruz" dedi. ODTÜ Biyoloji ve Genetik Topluluğu adına yapılan açıklamada da Bilim ve Teknik Dergisi’nde bir "özür kapağı" beklendiği ifade edilerek, şunlar kaydedildi: "Bu özür kapağına ne konulabilir sıkıntısı çekecekler için ODTÜ Stadyumu’nun tribünlerindeki buluşmamızda ’devrim’ yazısının ’d’sinin üzerine ’sansüre sansür’ tavrımızı ifade etmek için bir süreliğine kapatarak ’evrim’ yazısını açıkta bırakıyoruz." ODTÜ’deki 26 öğrenci topluluğu adına yapılan açılamada ise bilimsel üretimi ve bilimsel düşünceyi baskı altına almanın Ortaçağ’da rastlanan bir uygulama olduğu belirtilerek, "Karanlığa teslim olmayacağız" denildi.

BASINIMIZDA TÜBİTAK OLAYI
Tübitak'ın sansürüyle ilgili Türkiye'de gazeteleri bir haftadır takip ediyorum. İktidara yakın gazeteler çok sürpriz olmayacak şekilde Tübitak yönetimini destekler yayınlar yaptılar. Ama bu gazetelerde kimi yazarlar da olayı sansür olarak değerlendirdi ve tepkilerini ortaya koydular.
Star gazetesi "Darwin’e sansür haberi uydurma çıktı’ başlığını kullandı. Gazete bu iddiasını Devlet Bakanı Mehmet Aydın’ın “...Dergiyi gördüm. 14. ve 15. sayfalarında Darwin’in bütün kitaplarıyla ilgili tanıtım yazıları bulunuyor. Sansür olsaydı o yazılar da olmazdı” sözlerine dayandırmıştı. Oysa TÜBİTAK’ın evrimi konu eden kapağının değiştiği, evrim dosyasının tamamen çıkarıldığı, hiçbir yetkili tarafından yalanlanmamıştı. Star'ın yazarlarından Mehmet Altan ise gazetesinin aksine sansürü eleştirdi: "TÜBİTAK Darwin yasakçılığıyla UNESCO’dan çok uzaklaştığı gibi, İngiliz Kilisesi ve Vatikan’dan da daha bağnaz bir tutum sergiliyor" dedi.
Sabah haberi yorumsuz şekilde verirken yazarı Nazlı Ilıcak sansürü sert dille eleştirirken bir yandan da evrim teorisini eleştiriyordu: “...İslam gibi Hıristiyanlık da bu kurama karşıdır. Nasıl olmasın? Kutsal kitaplarda insanoğlunun Hz. Âdem ve Hz. Havva’dan geldiği yazılıyken, Darwin, maymundan evrildiğimizi ileri sürer. Netice itibarıyla, bunlar kanıtlanmış bilgi değil. Adı üstünde: Teori. Ama, kutsal kitaplara ters düşüyor diye insanları bu bilgiden mahrum da bırakamazsınız. Özellikle bunu TÜBİTAK gibi bir bilim kuruluşu yapamaz. ... İsteyen, istediği şeye inanabilir. Ama bir bilim kuruluşu, Darwin teorisine, Adnan Hoca gibi düşmanlık güdemez. Benim, kapağı değiştirttiği söylenen Prof. Ömer Cebeci’ye bir teklifim var. Darwin ile en iyi mücadeleyi Adanan Hocacılar yapıyor. TÜBİTAK’tan istifa edip, Adnan Oktar’a iltihak etsin ve onun Harun Yahya ismiyle yayınladığı şu kitapları okusun: Sosyal Silah Darwinizm; Darwinizm’in Sonu; Evrim Aldatmacası; Türlerin Evrim Yanılgısı; Bir Zamanlar Darwinizm.’’
Anadolu’da Vakit gazetesinde olayı Müslüman mahallesinde salyangoz satmak şeklinde yorumladı, "Kartel, Darwinizm avukatlığına soyundu" dedi. Gazetenin köşe yazarlarından Ali Taşçı "Ben artık okula gitmek istemiyorum" başlıklı yazısında, evrim teorisini Allahsızlık diye yorumladı. Milli Gazete’den Mahmut Topbaş ‘Maymun gözünü açıyor, bilgin açmıyor’ başlıklı yazısında, “Kur’an’da veya sünnette, maymundan insanın türediğini anlatan bir tek kelime yokken, Yahudilerden bir kısmının maymuna dönüştüğünü anlatan ayetler vardır” dedi.




Hiç yorum yok: